Endüstriyel Tasarım Bölümü, teknolojiyi içselleştirerek, öğrencilere hem teorik hem de pratik anlamda üst düzey bir eğitim sunmayı ve sanayi iş birlikli projelerle geleceğin endüstriyel tasarımcılarını yetiştirmeyi hedefliyor. Bölüm Başkanı Doç. Dr. Pınar Öztürk Demirtaş, bölümün sunduğu kapsamlı eğitim programları, öğrencilere sağladığı geniş fırsatlar ve güçlü sanayi iş birlikleri hakkında bilgi verdi.
İstanbul Ticaret Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Endüstriyel Tasarım Doç. Dr. Pınar Öztürk Demirtaş, Endüstriyel Tasarım Bölümüne dair sorularımızı cevapladı.
Endüstriyel Tasarım bölümü 4 yıllık eğitim veren hem teorik hem uygulamalı eğitim veren bir programdır. Dolayısıyla ders müfredatımızda teorik ve sosyal dersler olmakla birlikte uygulamaya dayalı ve teknik dersler de mevcut. Dolayısıyla çok farklı alanlardan, çok farklı disiplinlerden beslendiğimiz 4 yıllık bir akademik programa sahibiz. Ve tabii ki bunun avantajını endüstriyel tasarım eğitiminde oldukça fazla görüyoruz. Çok farklı disiplinlerden farklı hocalarımız gelip eğitim veriyorlar. Gelen hocalarımızın hepsi akademik olarak endüstriyel tasarım eğitimi aldığı ve piyasa tecrübeleri olduğu için öğrencilere çok farklı fırsatlar sunabiliyoruz.
Endüstriyel tasarım insanların hayatlarına birebir dokunan bir meslek alanı. Yani şöyle söylemek lazım, bugün kullandığınız otomobilden, evinizde kullandığınız tost makinesine kadar, gözünüze taktığınız gözlükten, ayağınıza giydiğiniz ayakkabıya ya da evinize aldığınız herhangi bir mobilya ürününe kadar deneyim ve etkileşim sağladığınız her türlü ürün endüstriyel ürün tasarımıdır ve bunu tasarlayanlar endüstri ürünleri tasarımcısıdır. Bu da şu demek oluyor, endüstriyel tasarımcılar insanların ihtiyaçlarını belirleyen ya da mevcut yaşamlarında ürünlerle deneyimlerde sorunları tespit eden ve uygun çözümler bulmaya çalışan yaratıcı insanlardır. Bu anlamda hayatımıza, geleceğe yön veren insanlar olarak bir meslek alanı olarak bakıyorum ve aslında geleceğin mesleği olarak öngörüyorum.
4 yıllık eğitim programı zaten bütün üniversitelerde standart olarak verilmektedir. Ama bunun yanı sıra, tabii ki yine pek çok üniversitede de olan staj programlarımız var. Yani 40 günlük staj mutlaka yapmak zorundalar. Bunun ilk 20 günü uygulamalı dediğimiz fabrika stajı, sonraki 20 günü de ofis stajı. Bizim avantajımız ne? Bütün endüstrilerle iş birliği içerisinde olan ve çatısı altında toparlayan İstanbul Ticaret Odası’nın bizim mesleğimiz açısından, eğitim hayatında ve mezuniyet sonrası öğrencilerin endüstrilerle iş birliği kurabilmesi açısından oldukça stratejik bir öneme sahip. Farklı endüstrilerle iş birlikli projeler geliştirmek ve bu projelere öğrencilerimizi dahil etmek çok önemli bir avantaj ve bunun yanı sıra mezun olduktan sonra da öğrencilerin bu iletişimi koparmadan kariyerlerinde de sürdürülebilmelerini sağlamayı önemli bir avantaj olarak görüyorum.
İstanbul Ticaret Üniversitesi, İstanbul Ticaret Odası gibi endüstriyel sektörleri bir arada bulunduran büyük bir çatının desteği altında. Dolayısıyla İstanbul Ticaret Üniversitesi ile İstanbul Ticaret Odası arasındaki bağlantı endüstriyel tasarım açısından son derece önemli. Çünkü biz meslek alanı olarak çok farklı alanlarda, endüstrilerde, fabrikalarda seri üretilebilecek her türlü ürünün tasarımını yapıyoruz. Bu, pek çok farklı sektörle iletişim kurmak, pek çok farklı sektörde ürün tasarımı yapmak anlamına geliyor. Bu noktada burada okumanın en büyük avantajlarından bir tanesi, İstanbul Ticaret Odası gibi endüstriyle iletişimi çok yüksek olan bir kurumun üniversitesi olmasından dolayı, Endüstriyel Tasarım Bölümüyle sektör iş birlikleri kurma anlamında büyük avantaj sağlamasıdır.
Eğitim boyunca özellikle üniversite ve sanayi iş birlikli projeler üretmeye çalışıyoruz. Bunu yaparken sadece projeler değil, farklı çalıştaylar düzenliyoruz. Çalıştaylarımızı özellikle farklı üniversitelerle ve farklı bölümlerle yapabiliyoruz. Bu ne sağlıyor? Öğrencilerimizin hem endüstriyel tasarım disipliniyle hem başka disiplinlerden öğrencilerle, başka üniversitenin öğrencileriyle bir araya gelip disiplinler arası proje geliştirmesini sağlıyor. Bunu artık eğitim sürecimizde geleneksel bir amaç olarak belirledik. Bunun yanı sıra İstanbul Ticaret Odası’na bağlı endüstriyel tasarımı destekleyecek tüm endüstrilerle sektöre iş birlikleri yapmak hedefimiz ve bunu daha çok yoğunlaştırarak özellikle önümüzdeki beş yıl süresince hızlandırarak devam etme planımız var.
Endüstriyel tasarım zaten teknolojiyle birlikte ilerleyen, teknolojiden etkilenen, yeni malzemelerle ve üretim teknikleriyle evrilen bir dal. Çünkü seri üretileni her ürünün tasarımı bizi ilgilendiriyor. Dolayısıyla teknoloji her anlamda bizim için önemli. Eğitim açısından baktığımızda da özellikle üç boyutlu tasarım programları, çizim programları yani ürünü tasarlayıp çizime aktarmadaki tüm teknolojik, teknik araçları kullanmak zorunda endüstriyel tasarımcı. O yüzden 3D tasarım programlarını uyguluyoruz. Bunun yanı sıra önümüzdeki dönem faaliyete geçecek ve şu anda çalışmaları süren bir üretim atölyemiz var. Üretim atölyemiz farklı alanlarda üretim yapabilecek makineler, 3D üretim makineleri içerecek şekilde çok yönlü bir üretim merkezi olacak şekilde tasarlanıyor ve öğrencilerin de yaptıkları tasarımı üretilmiş bir ürün olarak görebilmesi, eline alabilmesi, dokunabilmesi son derece önemli. Atölyemizi sadece bu anlamda kullanmaktan öte dışarıya da açmayı planlıyoruz. Üretim atölyemizi daha görünür kılıp, insanların gelip dahil olabileceği, farklı eğitimler alabilecekleri bir teknoloji atölyesi olarak geliştirmeyi kurguluyoruz.
Bu beş yıl içerisinde adım adım sanayi iş birlikli projelerimizi geliştirmeyi hedefliyoruz. Bu noktada İstanbul Ticaret Odası’nın devreye daha çok sokmayı planlıyoruz. Tabii bu önemli bir fırsat. Bu fırsatı da gerçek anlamda değerlendirmek istiyoruz. Çünkü endüstriyel tasarım ürünlerinin üretimi bağlamında sanayi desteği ve bu desteğin sürekliliği önemli. Tasarım öğrenimi kapsamında da öğrenciler için sanayi desteğiyle projelerini gerçekleştirmek çok önemli ve değerli bir deneyim. Dolayısıyla, projelerimizin hepsinde bir sanayi iş birliği olmasını istiyoruz. Yurt dışı ilişkilerimizi daha çok geliştirmek gibi bir planımız da var. Umarım önümüzdeki beş yıl içerisinde de bunları sağlayacağımızı düşünüyoruz.
