Dîvânu Lugâti’t-Türk Atölyesi: Türkçenin Derin Köklerine Yolculuk
İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde düzenlenen Dîvânu Lugâti’t-Türk atölyesi, katılımcılara Türk dilinin tarihi zenginliğini ve kültürel mirasını derinlemesine keşfetme fırsatı sundu. Kaşgarlı Mahmud’un bu eşsiz eseri üzerinden Türkçenin ve kültürümüzün köklü geçmişine ışık tutuldu.
İstanbul Ticaret Üniversitesi Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÖMER) tarafından düzenlenen Türk dilinin en eski ve en önemli sözlüklerinden biri olarak kabul edilen, Dîvânu Lugâti’t-Türk’ün atölye çalışması gerçekleştirildi. Yazılışının 950. Yılında Dîvânu Lugâti’t-Türk Yazma Nüshadan Metin İncelemesi ismindeki atölye çalışmasına konuşmacı olarak Doç. Dr. Arzu Çiftoğlu Çabuk, Dr. Öğretim Görevlisi Zebiniso Kamalova, Öğr. Gör. Eyüp Tugay Bahar, Sinem Büyükkahraman ve üniversiteden akademisyenler katıldı.yüzyılda Kaşgarlı Mahmud tarafından yazılan Dîvânu Lugâti’t-Türk, yalnızca bir sözlük değil, aynı zamanda Türklerin tarihine, kültürüne ve yaşam tarzına dair derinlemesine bilgiler sunan bir başvuru kaynağı olduğu belirtildi. Atölye çalışmasında Dîvânu Lugâti’t-Türk’ün bu yönlerine odaklanılarak, eserin tarihî ve kültürel önemi katılımcılara aktarıldı.
ESER HEM DİLBİLİMSEL HEM DE KÜLTÜREL OLARAK BÜYÜK BİR ÖNEME SAHİP
Atölye çalışmasının başında, Dîvânu Lugâti’t-Türk’ün yazıldığı dönemin tarihî arka planı ele alındı. Kaşgarlı Mahmud, bu eseri yazarken, Türk dilinin Arapça karşısında zenginliğini ve ifade gücünü göstermek amacıyla yola çıktığı bu bağlamda, eserin hem dilbilimsel hem de kültürel olarak büyük bir öneme sahip olduğu vurgulandı. Katılımcılara, eserin yazıldığı dönemin sosyal ve siyasi yapısı hakkında bilgi verilerek, bu yapıların Dîvânu Lugâti’t-Türk üzerindeki etkileri tartışıldı.
TÜRK HALKININ YAŞAM BİÇİMLERİ, GELENEKLERİNİ VE GÜNDELİK YAŞAMLARI ANLATILIYOR
Atölye çalışmasının ikinci bölümünde, Dîvânu Lugâti’t-Türk’ün içeriği detaylı bir şekilde analiz edildi. Eser, yalnızca kelime ve deyimlerden oluşan bir sözlük değil, aynı zamanda Türk halklarının yaşam biçimlerini, inançlarını, geleneklerini ve gündelik yaşamlarını da yansıtan bir ansiklopedi niteliğinde olduğu kaydedildi. Atölye katılımcıları, eserde yer alan kelime ve deyimlerin günümüzdeki karşılıklarını araştırarak, dilin nasıl bir evrim geçirdiğini anlamaya çalıştı. Örneğin, Kaşgarlı Mahmud’un derlediği kelimelerden bazıları günümüzde de kullanılıyor, bazıları ise zamanla unutulmuş ya da anlam değişikliklerine uğramıştır. Bu durum, Türkçenin zengin bir dil olduğunu ve tarih boyunca sürekli bir gelişim ve dönüşüm süreci geçirdiğini göstermektedir.
ARAPLARA TÜRKÇEYİ ÖĞRETMEYİ AMAÇLADIĞI ÜZERİNDE DURULDU
Katılımcılar, Dîvânu Lugâti’t-Türk’ün içeriğini incelerken, eserde yer alan kelime ve deyimlerin yalnızca bir dil aracı olarak değil, aynı zamanda bir kültürel miras olarak da değerlendirilmesi gerektiğini öğrendiler. Kaşgarlı Mahmud’un bu eseri hazırlarken, Türk boyları arasında dil birliği sağlama çabası içinde olduğu ve aynı zamanda Araplara Türkçeyi öğretmeyi amaçladığı üzerinde duruldu. Bu bağlamda, eserin iki dilli bir yapı arz ettiği ve dönemin dil öğrenme yöntemlerine dair de önemli ipuçları sunduğu belirtildi.
O DÖNEMDEKİ DİL YAPILARI İNCELENDİ
Atölye çalışmasının devamında, Dîvânu Lugâti’t-Türk’ün dilbilimsel yönleri ele alındı. Eserde kullanılan dil yapıları, kelime türetme yöntemleri ve deyimlerin kullanımı, katılımcılar tarafından derinlemesine incelendi.
Bu bölümde, eserin yalnızca bir dilbilimci gözüyle değil, aynı zamanda bir tarihçi ve sosyolog gözüyle de incelenmesi gerektiği vurgulandı. Katılımcılar, eserde yer alan kelimelerin kökenleri, anlamları ve kullanımları üzerinde detaylı çalışmalar yaptı. Bu süreçte, Türkçenin köklü bir dil olduğunu ve tarih boyunca birçok kültürle etkileşim içinde bulunarak zenginleştiğini gördüler.
Son bölümde, Dîvânu Lugâti’t-Türk’ün Türk dili ve kültürü üzerindeki uzun vadeli etkileri üzerinde duruldu. Eserin, sadece dönemin dil yapısını yansıtmakla kalmayıp, aynı zamanda Türk kültürünün, yaşam tarzının ve değerlerinin bir yansıması olduğu üzerinde duruldu. Atölye çalışmasının sonunda, katılımcılar, Dîvânu Lugâti’t-Türk’ün Türk dili ve kültürü üzerindeki etkilerini daha iyi anlamış olarak ayrıldılar.
TÜRK DİLİNİN VE KÜLTÜRÜNÜN KORUNMASI İÇİN BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR
Atölye, katılımcılara, bu değerli eseri derinlemesine inceleme ve anlama fırsatı sunarak, dil ve tarih bilincini güçlendirmeyi amaçladı. Ayrıca, eserin yalnızca Türkoloji alanında değil, genel kültür tarihi açısından da önemli bir kaynak olduğu ve bu tür eserlerin günümüzde de incelenmesinin, Türkçenin ve kültürümüzün korunması açısından büyük önem taşıdığı vurgulandı.
Atölyenin sonunda, benzer çalışmalara devam edilmesine karar verildi.